Doğa; kendiliğinden oluşan, canlı ve cansız tüm nesnelerin tümünü oluşturan, kendini sürekli yenileyen varlığa denmektedir. İnsan eliyle büyük değişikliğe uğramamış doğal özelliklerini koruyan ve kent görünümünden biraz daha uzak olan alanlardır. Yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü olarak değerlendirebiliriz. İnsanın yaşaması için varlığı oldukça önemlidir. Fakat insanlar doğaya ne kadar sahip çıkıyor ve onu koruyorlar mı? Bu yazımızda denizlerimizin varlığını ve onlara nasıl sahip çıkacağımızı işledik.
Denizlerin, göllerin ve nehirlerin içinde yaşayan canlı sayılarının azalmasının sebepleri arasında; aşırı avlanma, yanlış yapılaşma, kirlilik gibi durumlar gösterilebilir.
Çeşitli yollardan meydana gelen deniz kirliliği, toplumların korunması ve insanlığın geleceği bakımından büyük önem arz etmektedir. Belli bir sistem içinde yerleşmiş toplumlar,” üretim teknolojisi sonucu ekolojik dengeyi tahrip etmekte, kısa dönemde geçimlerini sağlama endişesi içinde, uzun dönemin birçok imkanlarını yok etmektedir. Kirliliğin en yoğun olduğu sucul kaynaklar, gelecekteki gıda deposu olma özelliğini hızla yitirmektedir. Bu kirlilik, besin zinciri boyunca giderek artmakta ve sonuçta tüm canlı sistemler bu kirlenmeden payına düşeni almaktadır.
Deniz ve iç sularımız yanlış yapılaşma, endüstriyel, evsel, komşu ülke akarsuların taşıdıkları atıklarla ve yaşanan kazalarla sürekli kirlenmektedir.
Neden Denizlerimizi Korumalıyız?
Dünyamızın %71’ini deniz, göl, nehir gibi su ortamları oluşturmaktadır.
Doğanın ekolojisini, yani canlı yaşamına elverişli koşullarını korumak için öncelikle bu %71’lik büyük bölümün sağlıklı yapısı korunmalıdır.
Petrolden daha tehlikeli olan bir çok kimyasal ve zehirli atığın denize karışması daha da vahim sonuçlar doğurabilmektedir.
İnsan Sağlığına Etkileri Nelerdir?
Denizdeki canlılar kimyasal atıklar yüzünden zehirlenmekte ve yok olmaktadır. Dolaylı yoldan da olsa bu durum insanlara yansıyor. Beslendiğimiz deniz canlılarının sağlıksız olması bizim de sağlıksız deniz ürünleri tüketeceğimiz anlamına geliyor. Bu sağlıksız yiyecekler nedeniyle insanlarda cilt tahrişleri, göz tahrişi, körlük, akciğer ve karaciğer problemleri gün geçtikçe artıyor.
Çeşitli nedenlere bağlı olarak gerçekleşen deniz kirliliğinden belki de en çok etkilenen canlılar denizlerde yaşayan canlılardır. Deniz kirliliğinin olması denizlerde bulunan canlıların hem tür açısından hem de sayı açısından azalmasına, yani yok olmasına neden oluyor. Eğer deniz kirliliğinin önüne geçilmez ise ileriki zamanlarda bu kayıplar çok daha fazla boyutlarda olacaktır.
Deniz kirliliği ile birlikte bozulan ekosistem insanlarında zarar görmesine neden olur. Su içerisinde muazzam bir canlı kitlesi bulunur, bu sebepten dolayı suyun içerisi insanlar için büyük bir gıda deposudur. Burada oluşabilecek bir denge bozukluğu insanların deniz ürünlerini kullanmalarını ve beslenmelerini engellemektedir.
Yorum Yok